Yazılar

Trafik Kazalarında Ceza Davası Nasıl Açılır ? İzmir Avukat

Trafik Kazası Ceza Davası Nasıl Açılır? Ölümlü veya yaralamalı trafik kazası nedeniyle ceza davasının açılması savcılıklar tarafından yapılacak soruşturma sonucunda açılmaktadır.

Trafik kazası sebebiyle ağır ceza mahkemesine dava açılabileceği gibi asliye ceza mahkemeleri de taksirle yaralama sebebiyle meydana gelen trafik kazası ceza davalarına bakmakla yetkilidir.

Trafik Kazası Ceza Davası Nasıl Açılır?

İzmir Avukat aracılığı ile Trafik kazası ceza davası nasıl açılır konusunda detaylı bilgi sahibi olunması için ceza davasının nasıl açılacağı konusunda gerekli usul işlemlerinin neler olduğuna bakmak gerekir.

Ceza davaları takibi şikayete bağlı olan suçlar ve savcılık makamınca re’ sen takip edilen suçlar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Ceza davası açılması için suç duyurusunda bulunulması veya soruşturma açılarak savcılık makamı tarafından mahkemeye iddianame sunulması gerekir.

Trafik kazalarında da suç duyurusunda bulunulması veya savcılık tarafından dava açılması suretiyle trafik ceza davası açılmaktadır.

Ölümlü Trafik Kazası Ceza Davası Nasıl Açılır?

Ölümlü trafik kazası sebebiyle araç sürücüleri hakkında kamu davası açılması için cumhuriyet savcılıkları tarafından soruşturma yürütülmekte soruşturma neticesinde dava açılması için yeterli şüphenin varlığı halinde araç sürücülerine kamu davası açılmaktadır.

Ölümlü trafik kazalarında polis tutanakları, bilirkişi raporları, tanıklar, kamera kayıtları önemli birer delildir. Bu delilleri inceleyen savcılık kazaya sebebiyet veren olaylar ve kişiler hakkında bilgi sahibi olmakta ve davada kimin kusurlu olduğu ortaya çıkarılmaya çalışılmaktadır.

Ölümlü trafik kazalarında genellikle sürücülere yapılan savcılık soruşturma işlemlerinden sonra şikayet olmasa bile kamu davası açılmaktadır. Çünkü ortada bir ölüm söz konusudur. Yapılacak soruşturma neticesinde savcı dava açmazsa suç vasfının oluşmadığından ya da dava ile ilgili sürücünün kusurlu bulunmadığından dava açılmamış anlamı çıkarılabilir.

Ölümlü trafik kazası nedeniyle dava açılmışsa ağır ceza mahkemeleri bu davalara bakmakla görevli ve yetkilidir. Yargılama sonucunda hapis cezasına hükmolunabileceği beraat, adli para cezası gibi daha farklı kararlarda alınabilmektedir.

Yaralamalı Trafik Kazası Ceza Davası Nasıl Açılır?

Yaralamalı trafik kazası sebebiyle ceza davalarına asliye ceza mahkemeleri bakmaktadır. Asliye ceza mahkemesine taksirle yaralamalı trafik kazası ceza davası açılabilmesi için karşılıklı şikayetçi olmak veya tek taraflı şikayet aranmaktadır.

Yaralamalı trafik kazası sebebiyle ceza davasının açılması suç duyurusunda bulunmak suretiyle cumhuriyet savcılığınca gerçekleştirilen soruşturma sonucunda netlik kazanacaktır. Trafik kazasının oluş şekli, polis tutanakları, görgü tanıkları ve diğer tüm delilleri inceleyen savcı kusur durumu ve şikayete göre dava açmak için yeterli şüpheye ulaşması halinde asliye ceza mahkemesine ceza davası açacaktır.

Savcılık makamı olayın niteliğine ve trafik kazasının oluş şekline göre sürücü veya trafik kazasına sebebiyet veren yayanın ifadesini alabilir. Bu ifade alma işlemi şikayetçi yani müşteki sıfatıyla alınabileceği gibi şüpheli yani suç şüphesi altında bulunan kimse sıfatıyla da alınabilmektedir.

Trafik kazalarına bağlı ceza davaları mahkumiyetle sonuçlanma ihtimali olan davalar olduğundan bu davaların ceza hukuku alanında profesyonel hizmet veren avukatlık bürolarından hukuki yardım alınarak takip edilmesinde fayda vardır.

Trafik kazaları günümüzde sıklıkla karşılaştığımız ve bireyin canına mal olabilecek kadar kötü sonuçlara yol açan olaylardandır.

Trafik kazalarının birbirinden farklı birçok sebebi olmakla beraber en büyük sebebi bütün araştırmalarda da görüldüğü üzere insandır. İnsan trafik kazalarının en büyük nedeni olmakla beraber bunu alt başlıklara ayırdığımızda insanın gerçekleştirmiş olduğu onlarca kusurlu davranış trafik kazalarının nedenleri arasında yer almaktadır.

Bu kusurlu davranışlara örnekler verdiğimizde alkollü araç kullanmak, hız sınırını şehir içi ya da şehirlerarası yollarda aşmak, trafik kurallarına riayet etmemek, kırmızı ışıkta geçmek ve buna benzer birçok kusurlu davranış sayılabilmektedir.

Trafik kazaları sadece tazminat hukuku olarak özel hukuk davaları arasında yer almamaktadır. Can ve mal güvenliğini tehlikeye attığı için ve içerisinde insanların kusurlu davranışlarının yer alması dolayısı ile kamuyu tehlike altına da soktuğu için kamu hukukunu da ilgilendirmektedir.

Bu nedenle yaralanan kişi ya da ölen kişinin yakınları herhangi bir dava açmasalar dahi kamu hukukuna da sirayet etmesinden dolayı Trafik kazası ceza davaları resen açılmaktadır.

Trafik Kazasından sorumlu tutulan kişi bilinçli ya da bilinçsiz taksirden adam yaralama ya da öldürme suçu altında sorumlu tutulmaktadır.

Trafik kazalarında meydana gelen olay sonucu kişi çoğu zaman kasten değil taksirden sorumlu tutulmaktadır. Fakat somut olayın özelliklerine göre de sonuç değişebilmektedir.

Trafik kazasının sonuçlarına göre Trafik kazası ceza davaları görülmektedir. Öncelikle davanın oluşunda sorumlu kolluk kuvveti aracılığı ile c.savcılığı araştırma ve inceleme yapmaktadır.

Trafik kazasında olayın oluşu, olayda kusur gibi etmenler alınacak cezanın derecesini belirlemektedir. C.Savcısı ölümlü kazalarda Ağır Ceza Mahkemesine,  asliye ve sulh ceza mahkemelerinde görülmektedir.

Trafik kazasının ölümle sonuçlanması durumunda, C.savcısı olayın durumuna göre il etapda tutuklama için nöbetçi mahkemelerden tutuklamayı talep edebilir.

Trafik kazası sonucu ilk tutuklamalarda sanığın 7 gün içinde itiraz hakkı bulunmaktadır. | Trafik Kazası Ceza Davası Nasıl Açılır Görülür?

Trafik Kazası Eğer Ölüme Sebep Olduysa Hukuki Süreç Nasıl İşleyecektir?

Trafik Kazasının meydana geldiği yere yakın olan ve o bölgeden sorumlu olan kolluk kuvvetleri kazanın olduğu yere intikal edecekler ve böylece polis soruşturması başlayacaktır.

Trafik Kaza tutanağı polis soruşturması kapsamında tutulan önemli tutanaklardan biridir. Bunun nedeni ise asıl kusurun kimde olacağını belirlemek ve kazanın nasıl meydana geldiği hususunda bilgiler edinmek asıl amaçtır kaza tutanağının tutulmasında.

Polis soruşturması kapsamında yapılan bir diğer inceleme de kazaya karışan araçların ya da aracın tespiti ve incelenmesidir. Burada aracın plaka numarası, aracın hızının tespiti ve sigorta poliçesi gibi durumların tespitinde önemlidir.

Polis soruşturmasında en önemli iki kaynak görgü tanıklarının ifadesi ve mobese kameralarında kaza anının kayıtlarıdır.

Polis soruşturmasının tamamlanmasından sonra kazanın mağduru dava açmasa dahi kamu hukukunu ilgilendirdiğinden dolayı soruşturma kapsamı Cumhuriyet Savcılığına intikal edecektir. Soruşturma tamamlandıktan sonra savcılığa dosya yollanır.

Burada kişi davanın tarafı olmak istemese bile dava kamu hukukunu ilgilendirdiğinden dolayı devam edecektir. Fakat trafik kazalarında önerilen kişinin uğradığı zararların azmin edilmesi ve adaletin yerini bulması için davayı gerek İzmir avukat aracılığı ile gerekse kendisinin takip etmesidir. Genelde yıpratıcı olan bu süreçte kişi hakkını korumak için bütün imkânlarını kullanmaktan çekinmemelidir.

Yol durumu, alkol tespiti gibi birçok konuda bilgi edinmeli kaza anında meydana gelen ve kazaya neden olan ve davalı tarafın aleyhine kendisinin lehine olan bütün delilleri toplamak için ya da mahkemenin toplaması için elinden geleni yapmalıdır.

Mahkemeden bir şey isteyeceği takdirde ya da delil, belge sunacağı takdirde bunu her zaman dilekçe ile gerçekleştirmelidir. | Trafik Kazası Ceza Davası Nasıl Açılır Görülür?

Trafik Kazası Ceza Davası Nasıl Görülür?

Ölüm meydana gelen kazalarda ağır ceza mahkemeleri görevlidir. Hukuk sistemimiz derecelidir yani önce davalar yerel mahkemede görülür daha sonra istinaf mahkemelerine dava intikal eder eğer taraflar davanın kesinleşmesini istemezler ve yanlış bir karar verildiğini ifade ederler ise ve daha sonra en son olarak dava duruma göre yüksek mahkemeye intikal etmektedir.

Hukuk sistemi içerisinde bulunan hukuk denetim mekanizmalarına göre yüksek mahkemeler ayrılmaktadır. Adli hukukta yüksek mahkeme Yargıtay, İdare Hukukunda yüksek mahkeme Danıştay’dır.

Ceza hukuku adli hukuk kapsamı içerisinde değerlendirilmektedir ve bu nedenle yüksek mahkemesi Yargıtay’dır. Trafik kazalarında taraflar yerel mahkeme de yani ilk derece mahkemesinde verilen karardan hoşnut değillerse bu sefer kararın kesinleşmesine izin vermeyerek üst derece mahkemesine davanın intikal etmesini sağlarlar.

İzmir avukat...hapis cezasına hükmolunabileceği beraat, adli para cezası Trafik Kazası Ölüme Sebep Olduysa Hukuki Süreç Nasıl İşleyecektir? İzmir avukat

izmir avukat, avukat izmir, izmir ceza avukatı, ceza avukatı izmir, izmir trafik kazası avukatı

İzmir ceza avukatı

Ceza Davalarında Sanık Ne Yapmalı? İzmir Ceza Avukatı

İzmir ceza avukatı

Ceza davasında sanık ne yapmalı veya müşteki (mağdur) ne yapmalı soruları da sık karşılaştığımız sorular arasında yer alır. Burada yapılması gereken en temel ve en önemli şey deneyimli İzmir ceza avukatı ‘ndan yardım almak olmalıdır.

Bunun haricinde kişinin gelişigüzel bir savunmadan uzak durması gerekir. Atılacak her adım hatasız, eksiksiz ve hukuki zeminde atılmalıdır. Eğer böyle yapılmazsa kişi haklı iken haksızmış gibi muamele görebilir.

Ceza Davasında Savunma, Şikayet ve Şikayetten Vazgeçme Dilekçeleri

Ceza davasında savunma yapılırken kişinin savunmayı kısa ve öz tutması gerekir. Kişinin hakkını savunabilmesi için kanuni olarak haklarını ve Yargıtay kararlarında emsal durumlar için ne şekilde açıklamaların bulunduğunu bilmesi gerekir. Şikayet te gene benzer şekilde kanuni unsurlar gözönünde bulundurularak yapılmalıdır. Ceza hukuku anlamında sonuç ifade etmeyecek gereksiz uzunlukta anlatımlar sürece sadece zarar verecektir.

Ceza davası denildiği zaman şikayetten vazgeçme meselesi oldukça önem kazanır. Mağdurun şikayetten vazgeçme beyanı her zaman hukuki anlamda sonuç doğurmaz. Takibi şikayete bağlı suçlarda mağduru şikayetinden vazgeçtiğini beyan ederse soruşturma sona erer veya ceza davası açılmışsa dava düşer.

Ancak takibi şikayete bağlı olmayan suçlarda şikayetten vazgeçme beyanı hukuken sonuç doğurmayacağı gibi kimi zaman mağdurun aleyhine olacaktır. Şöyle ki; bu tarz durumlarda genellikle mağdurun ifadesini değiştirdiği, aslında öyle bir olayın yaşanmadığı, biranlık kızgınlıkla hareket edildiği kabilinden beyanlarda bulunulur.

Bu tarz bir durumda şikayetten vazgeçme dilekçesi veren kişi hakkında iftira suçundan re’sen soruşturma başlatılması pek muhtemeldir. Dolayısıyla ceza davası aşamaları ve tüm bu dilekçeler konusunda deneyimli İzmir ceza avukatı ‘ndan yardım alınmalıdır.

Ceza Davası İstinaf Dilekçesi

Ceza davası görüldükten sonra ilk derece hakimi bir karar verecektir. Bu kararın istinafa yani bir üst mahkemeye (Bölge Adliye Mahkemesine) taşınması mümkündür. İstinaf incelemesinde mahkeme detaylı bir değerlendirme yapacak tabiri caizse davaya yeniden bakacaktır.

Belirtmemiz gerekir ki 15 sene ve üzeri hapis cezasını konu edinen kararlar resen istinaf mahkemesinde incelemeye alınacaktır. Bunun haricinde bazı cezaların istinaf edilmesi mümkün değildir. Bununla ilgili detaylı değerlendirmeyi ‘ceza istinaf dilekçesi’ başlıklı yazımızda yaptık.

Ceza davası istinaf dilekçesi titizlikle üzerinde durulması gereken bir dilekçedir. İlk derece yargı kararının haksızlığı, değerlendirmede yapılan hatalar, gözönünde bulundurulması gereken meseleler dilekçede hukuki zeminde yer almalıdır.

Ceza davası istinaf dilekçesi hazırlanırken taslak metinler üzerinden gidilirse ciddi anlamda olumsuz sonuç doğacaktır. Kişi haklı iken haksız konuma düşebilecektir. Bu nedenle ceza davası istinaf dilekçesinin tamamen somut olay ve güncel mevzuat düzenlemeleri ile konuya ilişkin benzer yargı kararları gözönünde bulundurularak hazırlanması gerekir.

Ceza Davası Temyiz Dilekçesi

Bölge adliye mahkemesinde yani istinaf incelemesinde verilen bozma dışındaki hükümler temyiz edilebilir. Yani bir üst derece yargısı olan Yargıtay incelemesine gönderilebilir. Burada da temyize gönderilebilecek ve gönderilemeyecek kararlar mevcuttur. Bununla ilgili olarak ‘ceza davası temyiz dilekçesi’ başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Ceza davası temyiz dilekçesi için de yukarıda bahsettiğimiz esaslar geçerlidir. Taslak metinler üzerinden hazırlanan temyiz dilekçeleri hem güncellikten hem de hak kazandırıcılıktan uzak olacaktır. Bu nedenle bu tür dilekçelerin hazırlanmasında İzmir ceza avukatı yardımı almak gerekir.

Adli Sicil Kaydının Silinmesi

Nihayetinde kişi ya ceza alacak, ya cezaya alternatif hükümler uygulanacak ya da beraat edecektir. Ancak kişi hakkında cezaya hükmedildiği zaman bu ceza kişinin adli sicil kaydına işlenecektir. Bundan sonra kişinin yapması gereken, cezanın infazından sonra adli sicil kaydının silinmesi için gerekli hukuki prosedürü takip etmesi olacaktır. Bununla ilgili olarak ‘adli sicil kaydının silinmesi’ başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Ceza Davası Kesinleştikten Sonra Tazminat

Ceza davası kesinleştikten sonra somut olayın özelliklerine göre gerek mağdur gerekse sanık bazı tazminat taleplerinde bulunabilir. Mağdur uğradığı maddi veya manevi kayıptan ötürü genel mahkemelerde tazminat davası açabilir.

Sanık olarak yargılanan kişi de gene uğradığı haksız isnad karşısında eğer bir iftira söz konusu ise bundan ötürü maddi – manevi tazminat talebinde bulunabilir. Ancak burada hak arama özgürlüğü ile iftira arasındaki çizginin kaçırılmaması gerekir.

Bunun yanında şüpheli – sanık gene somut olayın özelliklerine göre haksız tutuklama tazminatı talep edebilir. Bu sadece haksız tutuklamadan ötürü değil haksız olarak uygulanan diğer koruma tedbirlerinden ötürü de talep edilebilecektir. Bu dava hukuk yargısında değil ceza yargısında görülür.

Ceza Mahkemesi Kararı Hukuk Mahkemesini Bağlar mı?

Ceza mahkemesi kararı hukuk mahkemesini veya hukuk hakimini bağlar mı sorusu da oldukça önemlidir. Ancak burada çoğu zaman hukuk hakimi tarafından bir kesinlik olmadığını söyleyebilir. Zira iki yargı sistemi birbirinden oldukça farklıdır. Hukuk davalarında delil değerlendirme usulüyle ceza davalarında delil değerlendirme usulü farklıdır.

Esasen hukuk mahkemesi kararları hiçbir surette ceza yargısını bağlamazken ceza mahkemesi kararlarının hukuk hakimini bağlamasa da karar verirken önemsendiğini söyleyebiliriz. Zira ceza yargısında daha bir kesinlik söz konusudur çünkü ceza yargısında şüpheden sanık yararlanır ilkesi ile hareket edilmektedir. Bu tabii ki somut olayın özelliklerine göre değişen bir durumdur.

Ceza Davasında Uzlaşmanın Hukuk Davasına Etkisi

Ceza davasında uzlaşılmış olmasının hukuk davasına teorik olarak etkisi bulunmasa da uygulamada genellikle taraflar meselenin hukuki yönü hakkında da anlaşma yaparak hukuk davası açma hakkından feragat edecek şekilde uzlaşır. Ancak hukuk davasından feragat edecek şekilde uzlaşma olmazsa, yani uzlaşma sadece ceza davasını kapsayacak şekilde yapılırsa bunun hukuk davası bakımından bir sonucu bulunmaz.

Ceza Davasında Avukat Yardımı

Yukarıda ceza davası nedir, nasıl görülür, nelere dikkat edilmeli gibi merak edilen soruları yanıtladık. Görüldüğü üzere ceza davası önemsenmesi gereken ve hak kaybı yaşamaya çok müsait bir dava türüdür.

Bu süreç içerisinde hak kaybı yaşamamak adına hatalı yahut ihmali işlemlerden uzak durulmalı, sürecin en başından ihtimallere göre bir hukuki strateji oluşturulmalıdır. Bu noktada yapılacak en sağlıklı şey İzmir ceza avukatı yardımı almak olacaktır.

İzmir ceza avukatı - Ceza davası, savcılığın bir iddianameyle suç işlediği konusunda “yeterli şüphe” olan şahıslar hakkında yargılama yapılması için ...

izmir ceza avukatı, ceza avukatı, ceza avukatı izmir, karşıyaka ceza avukatı, izmir avukat, adli para cezası, ne kadar ceza alırım